Tenis Sanatı - İlk Adım


“Olduğun yerden başla. Sahip olduğunu kullan. Elinden geleni yap.”



Arthur Ashe (Profesyonel Tenisçi, 3 Grand Slam Şampiyonu), bu sözleriyle bir tenis yıldızı , yorumcu ve aktivist olarak hem kortta hem de kort dışındaki özel yaşamında nasıl bir yol izlediğini açıkça gözler önüne seriyor.  Ashe, ilk adımı atmaktan hiçbir zaman korkmadığı için bir çok kişinin yaşamını olumlu yönde etkilemiştir.

 Olduğun yerden başla.

              Sahip olduğunu kullan. 

                    Elinden geleni yap.


İlk adım belki de en zor olanı olabilir… Tenis’e yeni başlayan veya sakatlıktan dolayı uzun süre kortlardan uzak kalan tenisçiler için. Arzu, istek ve dayanıklılık düzeyini sorgulamak normal bir durumdur. Ancak, çok fazla kendinden şüphe etmek hareket edemememize yol açar.

Serana Williams, 2011 yılının çoğunu ayak sakatlığı ve kan pıhtılaşması gibi rahatsızlıklarla uğraşarak geçirmek zorunda kaldı. Fakat, ailesinin, arkadaşları ve onu seven ve destekleyen insanlar sayesinde, korkularının üstesinden gelebildi. “Ayağa kalktım… Vazgeçmedim… Ve Ayağa kalktım… Bilirsiniz bazen bunu yapmanız gerekir... Ayağa kalktım ve başladım.” diyordu Willams. 2012 yılı onun için müthiş bir yıl oldu – iki Grand Slam,  Olimpiyatta Altın Madalya ve Kadınlar Tenis Birliğinin vermiş olduğu Yılın Oyuncusu Ödülünü kazandı.

İlk adımı atmanın, güvenini geri kazanmak ve korkularından kurtulmanın en hızlı yolu olduğunu biliyordu.  Bunu yapmak için ilk olarak daha önce sizin başarılı olmanızı sağlayan yolda geçtiğiniz adımların üzerinden birer birer itinayla geçmelisiniz.

İleri düzey oyuncular, zihinsel odaklanmalarını nasıl kontrol edecekleri konusunda bilgeliğe sahiptirler. Orta düzey oyuncular ise, rüzgarın ve güneşin oyunu nasıl etkileyeceğine dair bilgiye sahiptirler.  Başlangıç seviyesinde olan oyuncular ise; nasıl dönmeleri gerektiğini ve temel ayak hareketleri hakkında temel bilgiye sahiptirler. Hangi seviyede olursanız olun, tenise hayatta edindiğiniz tecrübeleri katabilirsiniz.

Her hangi bir gün sizden daha iyi bir oyuncuyu yenebilir, yada sizden daha kötü bir oyuncuya yenilebilirsiniz. Ancak, önemli olan tek şey göstermiş olduğunuz – gayrettir.

Geçen yıl WTA Çıkış Yapan Tenisçi Ödülünü kazanan 18 yaşındaki Laura Robson, eski bir numaralardan Kim Clijsters’ı Amerika Açık 2012 ikinci etabında yenme başarısı gösterdi. Ve bunu yaparken iki kez tie-break oynamak zorunda kaldı! Robson bu turnuvada dördüncü tura kadar yükseldi, Olimpiyatlarda Karışık Çiftlerde Andy Murray ile gümüş madalya kazandı, ve yılı 53’üncü sırada tamamladı. Robson aldığı WTA ödülünden  sonraki basın toplantısında, “Çok çabalıyorum ve bu çabalarımın meyvelerini verdiğini görmek geçekten çok güzel." diyordu.

Robson, şunu da biliyor ki, daha fazla ilerlemesi için daha da sıkı çalışması lazım. Vuruş çeşitliliği, strateji bilgisi ve mental açıdan sert bir oyuncu olmanız, terinizin son damlanıza ve nefesinizin tükendiği yere kadar gayretinizi ortaya koymadığınız taktirde sizi bir kazanan yapmaz.

Ve bunu başarmak ilk adımı atmakla olur. Bu makalemi sonuna kadar  okuduğunuza göre; çoktan ilk adımı atınız bile...

Keyifli tenisler,

     Halil Öztürk yazar tenissanati.com


60 günlük tamamen ücretsiz ekursa katılmak isterseniz aşağıdaki bölümlere adınızı ve epostanızı yazmanız yeterlidir.








0 yorum:

Yorum Gönder

Real Time Web Analytics